top of page
Ara
  • Tolga Şirin

HALK ZÜMRESİ'NİN SİYASÎ PROGRAMI



Bir tür "İslami Sosyalizm" yanlısı olan Yeşil Ordu'nun legale çıktığı örgütlenme olarak ifade edebileceğimiz "Halk Zümresi"nin, Birinci Meclis'te yaklaşık 85 üyesi olduğu söylenir.


1921 Anayasası'nın taslağı (kimilerine göre sosyalistlere dönük bir manevranın ürünü sayılan) Halkçılık Beyannamesi'nin esin kaynağı olduğu iddia edilen Halk Zümresi programı, 8 Eylül 1920 tarihli Anadolu'da Yeni Gün Gazetesi'nde (Nâzım Hikmet'in de takma isimle şiirlerini yayımlattığı gazetelerden biridir) yayımlanmıştır.


Metnin Latin harflerine dönüşmüş hâli şöyledir.


***


HALK ZÜMRESİ SİYASÎ PROGRAMI


1. Memlekette bilâ kayd ü şart halkı hâkim kılmak üzere "Halk Zümresi” teşekkül etmiştir.

2. Asrın icabına ve halkın ihtiyacına göre muktezi teceddüdat ve tesistatı temin etmek Zümre’nin gayesidir.

3. Zümre, İslâmiyetin kudsi esasatına istinat ederek Asr-ı Saadetteki samimiyet-i müşterekeyi iadeye ve Garptan gelen ifsadat-ı ahlâkiyyeyi, tahakküm ve ihtirasatı takim ve imhaya çalışmakla yolunu Hak yolu, Allah yolu bilir.

4. Zümre’nin meslek-i esasisi halkın refah-ı umumiye mütesaviyen nail ve hâdim olmak hakkını ihraz etmesine hizmet ve delâlettir. Zümre’nin nazarında, bedenî veya fikrî emeğinin mukabili olarak yaşayan rençber, amele, hırfet ve sanat erbabı, müderris, muallim, memur, hademe gibi faaliyet ve mesai anasırı beşeriyatin hakiki hâdimleridir.

5. Terbiyede ve istihzarat-ı müstakbelede uhuvvet ve içtimaiyyet-i umumiyyeyi ferdiyet-i hodbinâye hâkim kılmak, Zümre’nin en başlı umdelerinden biridir.

6. Zümre, kapitalistlerin mahsul-i tesniatı ve emperyalistlerin vesile-yi müdahelât ve tahakkümü olan düyun-u hariciyye ve imtiyazatu-u ecnebiyyeyi, masum halk hesabına, en haksız bir külfet-i zâlime addeder.


Halk ve Hükûmet


7. İcra kuvveti ve teşri’ selâhiyeti halkın Büyük Şûrâsında temerküz eder.

8. Büyük Şûrâ, livalardan rey-i âm ile intihap olunan mümessilerden terekküp eder.

On sekiz yaşını ikmal eden fert intihap etmek ve yirmi beş yaşını ikmal edenler intihap edilmek hakkına maliktir.

9. Büyük Şûrâ âzâları iki sene müddetle intihap olunurlar ve alelâde olarak lâekâl dört ay içtima ederler. Büyük Şûrâ, kâffe-i mesalih için merci ve hâkemdir. Şûrâ münakid bulunmadığı zaman âzâsından üçte biri intihapla müçtemi kalarak, Şûrâya ait hukuk ve selâhiyeti istimal eder.

10. İntihabın adîm ül-imkân olduğu, mürettep âzânın sülüsan ekseriyetiyle tahakkuk ettiği takdirde, devre-I intihabiyyenin her defasında azami bir sene temdidi caizdir.

11. Kanun-u mahsusla diğer şûrâlara tefrik edilen vezaif ve selâhiyet fevkindeki kavaninin vaz’ı ve tadili ve feshi ve hukuk-u müktesebenin tevsii ve tahdidi, aff-u umumî ve hususî, akd-i sulh ve ilân-u harp, tanzim veya tasdik-i muahedat Büyük Şûrânın cümle-yi hukukundandır.

12. Büyük Şûrâ, hükûmetin inkısam ettiği şubeleri, kendi arasından müntehap İcra Vekilleri marifetiyle idare eder. Âzâ-yı mütebakkiye icrai hususatta, vekillere tayin-i istikamet ve teftiş ve murakabe ile leddelicap, bunlardan bazılarını veya cümlesini tedbil eyler.


İdare


13. Memleket, coğrafi ve vaziyet-i iktisadî münasebet itibarları ile vücude gelmiş ve gelecek nahiye, kaza ve liva şûrâları marifetiyle idare olunur. Nahiye ve liva şûralarının reisleri o cüz-ü idarilerin icra âmiridir. Memuriyetleri birer derece yukarı şûrâların ekseriyetiyle tasdik olunur.

14. Vahdet-i idare ile cereyan-u umurun halelden masun kalmasını teminen memleket teftiş mıntıkalarına ayrılarak Büyük Şûrâ, her defasında ayrı müfettişler göndermek suretiyle, işbu mıntıkaları mütemadiyen teftiş ve murakabe ettirir. Livalar varasında çıkacak ihtilafı her liva şûrâsından ikişer zatla birlikte müfettiş tetkik ve halleder, müfettiş keyfiyetten Büyük Şûrâyı haberdar etmeye mecburdur.


Hidamat-I Umumiyye


15. Şer’iyye ve Ervkaf, Sıhhiye ve Muavenet-i İçtimaiyye, Maarif, İktisat, Adliye, Maliye, Dahiliye, Nafıa, Hariciye ve gaye-i meşruamızın istihsaline değin Müdafaa-yı Milliyye vekâletlerinden ibarettir.

16. Uhuvvet-i umumiyyenin tesisini isteyen “Halk Zümresi” muharrebe ve mücadeleyi ancak tahakküm ve istilâ davalarına mani olmak ve emperyalizmi imha ve benelbeşer fitneyi izale etmek için meşru görür; ve bu vazifeyi bilâ istisna her fert hakkında istitaat nisbetinde hem madden hem bedenen mecburî telâkki eder.

17. Zümre, içtimaî, idarî ve ahlâki noksanlıkları izale sırasında, küûl, fuhuş, ırza tasalluk, sirkat ve emsali zemaim-i ahlâkiyyenin men’ ve nehyini de olanca ehemmiyetle nazar-ı itibare alacaktır.

18. Zümre mektep tahsilini cemiyetin hayat-ı müşterekesindeki esasat-ı samimiyyeye göre, mecannî ve leylî olarak teyide taraftardır. Her tarafta mektepler ve umumî kütüphaneler açılarak okumadık kimse bırakılmayacaktır. Müessesat-ı ameliyye ve fenniyyenin adetleri teksir olunacak; ve bunların cümlesi hükûmetin idaresinde ve meccanî olacaktır.

19. Umur-u maliyyede Zümre’nin gayesi mesai-yi umumiyyeyi hüsn-ü tanzim ve tevzi edebilmektir. Bu gaye temin olununcaya kadar vergilerde nispet-i âdeleye ihtimam olunacak, ikinci sınıf olan işçi ve köylü şimdiye kadar ezildikleri bâr-ı tekâliften kurtarılacaktır.

20. Arazinin rekabesi beytülmale aittir. Toprakları olmayanlara, hükûmetçe kâfi miktarda ve bilâ bedel arazi verilerek, her rençberin hür ve müstakil çalışabilmesi ve bu suretle toprakların azamî imar ve istismarı temin olunacaktır. Bu husus kanun-u mahsusla tesbit edilecektir.

21. Emekçilerin meskenlerinin kavaid-i sıhhiyeyeye muvafık olması ve bunların çalıştıkları mahallerde her türlü tehlikeden masun bulunmaları hükûmetçe temin edilecektir.

22. Eczahaneler ve hastahaneler hükûmetin taht-ı idaresindedir. Hastalık hâlinde meccanen tedavi edilmek her ferdin hakkıdır.

23. Halk Zümresi, sât-u zâtisiyle cemiyet hayatında mevki bulamayacak acezeyi ve ihtiyar, malûl ve mariz olanları hayat-u umumiyyenin aynı derecede menafi-i müştereke ve mütesaviyyesinden ayırmaz. On altı yaşına kadar fukara çocukları hükûmetçe iskân ve infak ve terbiye olunur.

24. Teşebbüsat-ı nafıafda imtiyaz usulü yoktur. Tesistat-ı nafıanın kâffesi halkın hukuk-u umumiyyesi meyanına dahil ve hükûmetin taht-u idaresindedir.

25. Halk Zümresi, adalet esaslarında netayiç ve hadisatla değil, esbab ve müessirat ile mücadelenin müsmir ve müessir olduğuna kanidir. Binaenaleyh, her nevi ihtirasat ile rüçhan ve tefavvuk daiyelerini, marazi infialât-u ruhhiyesi, ırsî ve ecdadi sevaik-i beşeriyyeyi ıslah edecek müessesata, mahkemelerden, hapishanelerden ve bunlara müntehi olan bütün cürüm ve ceza hakkındaki nazariyelerden ziyade ehemmiyet verecektir.

26. Tedricen, âzâsı halk tarafından müntehap Halk Mahkemeleri teşkil olunacak ve hapishaneler dar-ül-mesâi hâline kalbedilecektir.

27. Refah-u umumiyi mesainin âheng-i intizamından çıkaracak olan Halk Zümresi, muhtekirlerin hile ve desiselerle cem ve celp etmiş olduğu magsubattan nefretle, en sahih sermayeyi s’at ü amelden ibaret bilir.

Teraküm ve inhisarı gayr-u caiz menafiin azami mikyas ile husul ve tevzii için istihsal ve istihlâk kooperatifleri vücude getirilecektir. Ticaret-i hariciyye hükûmetin taht-u himaye ve murakebesinde bulunan bu teşkilat marifetiyle yapılacaktır.

28. İşbu siyasî program muhteviyatın tamin-i tabiki için muktezi kavinin ve nizamatı ihzar ve teklif etmek üzere Zümre mensuplarından ve mütahassıslardan mürekkep zevat işe başlayacaktır.


bottom of page